İÇ GÜVENLİK PAKETİ İLE İLGİLİ AMASYA BAROSU
BASIN AÇIKLAMASI
Kamuoyunda iç güvenlik paketi olarak anılan “POLİS VAZİFE VE SELAHİYET İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDEKİ KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISININ” bazı maddelerinin Hukuk Devleti ve Evrensel Temel Haklara aykırılık teşkil etmesi nedeniyle aşağıda belirtilen hususlarda kamuoyunu bilgilendirmek ve açıklama yapmak zorunluluğu doğmuştur.
Tasarının 1.Maddesi ile Polis Vazife ve Selahiyet Kanunun 16/d maddesinde yapılan değişiklikle özellikle toplu gösteriler sırasında atılan ve silah olarak kabul edilen maddelere karşı polise silah kullanma yetkisinin genişletilerek verilmesi, orantısız güç kullanımını artıracağı gibi, Anayasal Güvence altında bulunan YAŞAM HAKKININ da sıklıkla ihlaline neden olabilecek son derece tehlikeli bir düzenleme olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu hüküm ile Polis ile vatandaş arasındaki güven sorunu daha da artacak, toplu gösteriler PROVAKASYONLAR ile birlikte amacından uzaklaşabilecek, hak arama hakkı da bir şekilde ortadan kaldırılmış olunacaktır.
Tasarının 6. Maddesi ile CMK.91.maddesinde yapılacak değişiklik ile kolluk amirleri tarafından hakim veya savcı kararı olmadan 24 saat süreyle şüphelinin gözaltında tutulabilmesinin mümkün hale gelmesi, Anayasal güvence altında bulunan Hukuk Devleti ilkesine aykırılık teşkil ettiği gibi, Anayasamızın benimsemiş olduğu Yasama-Yürütme-Yargı dan oluşan Kuvvetler ayrılığı ilkesine de aykırılık teşkil etmektedir. Yargı görevine giren hususlarda idarenin karar vermesi Hukuk Güvenliğini ortadan kaldırabilecek bir gelişme olarak algılanacak, bunun sonucu olarak da devlete ve devletin mekanizmalarına olan güveni daha da azaltacaktır. Toplu gösteriler esnasında suçu sadece yoldan geçmekte olan bir vatandaş 48 saat sorgusuz sualsiz ve yargının haberi olmadan gözaltında tutulabilecektir.
Tasarının, 10.ve devamı maddelerinde getirilen hükümler ile Emniyet Teşkilatının geleneksel yapılanması değiştirilmekte, bir çok kıdemli emniyetçi adeta emekliliğe zorlanmaktadır. Yine tasarının 16. Ve devamı maddeleri ile Jandarma teşkilat yapısı ile görevlerini icra ederken sorumlu oldukları makam değiştirilmekte, küçük bölgelerde yapılanan Jandarma ve Sahil Güvenlik Teşkilatları Vali ve Kaymakamlıkların emrine bağlanmaktadır. Türk Silahlı Kuvvetlerinin en önemli unsuru olan ve barışta iç güvenlik, savaşta Silahlı Kuvvetlerin bir savaş kuvveti olarak görev yapan, halkın en güvendiği kurumlar içinde bulunan böyle bir yapının günlük siyasi baskılara maruz kalacak şekilde teşkilatlanmasının değiştirilmesinin Jandarma Kuruluş Kanununa da aykırılık teşkil edeceği, ülke savunması ve iç güvenliğinin sağlanmasının zaafiyete uğrayacağı düşünce ve inancındayız.
Yukarıda tasarının en önemli sakıncalı yönlerinin belirtildiği açıklamanın Yasama Organı olan TBMM de dikkat alınarak sakıncalı kısımlarının ortadan kaldırılmasının gerekliliğini kamuoyu ile saygı ile paylaşırız.
Amasya Barosu Yönetim Kurulu
Adına Baro Başkanı
Av.A.Melik DERİNDERE